EkonomiKıbrısManşetSiyaset

Çağıner: Bugün Bakanlar Kurulu’ndan yüreklere su serpecek bir karar çıkmaz!

Bugün toplanacak Bakanlar Kurulu'ndan yüreklere su serpecek bir sonuç çıkmasına dair en ufak bir ümit kırıntısı beslemeyen Çağıner, turizmin açılmasıyla ilgili kapsamlı kararlar üretilmedikçe, turizm paydaşlarına can suyu verilemeyeceğini söyledi.


Başbakanlık önünde Turizm Emekçileri İnisiyatif’inin gerçekleştirdiği açlık çadırı eylemi beşinci gününde. 5 gündür, turizmle ilgili kayda değer bir karar alınmasını bekleyen turizm emekçilerini ziyaret eden Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, yalnızca turizmin değil, turizmle birlikte tüm ülkenin ekonomik sıkıntılardan geçtiğini, turizmle başlayan ekonomik çarkların durma noktasının tüm ülkeyi vuracağını söyledi.

Sorunların ortak olduğuna vurgu yapan Çağıner, sıkıntıları sürekli dile getirmelerine rağmen, hükümetin çözüm noktasında zayıf kaldığını ifade etti ve ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıya trafik kazası benzetmesi yaptı. ‘Şu anda duvara tosladık, hepimiz kazanın şokundayız ama şoku ilk atlatan ve uyanan turizmciler oldu, çünkü pandemi ilk olarak turizmi vurdu. Bu sıkıntılar yayılarak tüm ülkeyi etkileyecek” dedi.

ÖNCELİKLERDE ÖZEL SEKTÖR YOK

Turizm ve turizm emekçisinin birbirinden ayrılamayacağına vurgu yapan Çağıner, emekçiler olmasa tesislerin boş beton yığınından başka bir şey olamayacağını, yaşanan sıkıntıların bedelini hep birlikte ödediklerini belirterek, ”Artık dayanacak gücümüz kalmadı, bu yalnızca turizm emekçisinin sıkıntısı değil tüm ülkenin sıkıntısı” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu bir gerçek ki bu devlet turizm emekçisine bakamıyor. Bakamadığı için açılmadan bahsediyoruz. Önerilerimizin en başında bu ülkeye aşı gelmesi ve belli bir nüfusun aşılanması. Dünyada açılım yapan ülkeler neye dikkat ediyor da açılıyor, neden açılmak zorunda kalıyorlar bunları iyi incelemek lazım. Ne yazık ki sistem öncelikleri içeresinde özel sektör yok hele hele turizm emekçisi hiç yok. Çünkü ne yazık ki bu ülke içerisinde turizm bir şekilde benimsenmedi, insan olgusu hep dışlandı. Şu anda turizmden ekmek yiyen insanlar açlar, mağdurlar, işletmelerimiz de mağdur.”

BU DEVLET KİMİN, KİME HİZMET EDİYOR?

Turizmin geldiği son noktada herkesin bedel ödediğini kaydeden Çağıner, çiftçinin de sanayinin de zararda olduğunun altını çizdi.

Aylardır para kazanamayan acente ve oteller olduğunu, turizme bağlı çalışan diğer sektörlerinde zor durumda kaldığını söyleyen Çağıner, “Devlete tam da bu noktada ihtiyacımız var. Birileri normal hayatına devam edebiliyorsa diğerleri de aç ise gerçekten bu devletin kimin devleti olduğunu, kime hizmet ettiğini sorgulamak gerekiyor.  6 Mart’tan beri devletin yanında maddi manevi desteği verdik. Kriz uzadıktan sonra anladık ki biz sürünün en arkasında kurda yem edilecek kısımmışız” dedi.

EMEKÇİNİN YANINDAYIZ

Turizm Emekçileri İnisiyatifi’nin ‘Açlık Çadırı’ kurarak, başbakanlık önünde yaptığı eyleme dair açıklamalarda da bulunan Çağıner, “Arkadaşlarımız burada kendilerini ifade edip dikkat çekmeye, biz varız insanız, ailemiz var, mağduruz demeye çalışıyorlar. Haklılar! Biz de bunların haklı eylemlerinde mağdur olan işletmeler olarak onlara desteğiz” diye konuştu.

KAPALI DEVRE YETERLİ DEĞİL

Bugün toplanacak Bakanlar Kurulu’ndan yüreklere su serpecek bir sonuç çıkmasına dair en ufak bir ümit kırıntısı beslemeyen Çağıner, turizmin açılmasıyla ilgili kapsamlı kararlar üretilmedikçe, turizm paydaşlarına can suyu verilemeyeceğini söyledi. Çağıner, “12 Nisan’da küçük çaplı bir açılımdan bahsediliyor onunla ilgili kararlar üreteceklerdir, ama bu yeterli değildir. Bir açılım olabilmesi için genel bir açılımdan söz etmeliyiz. Toplum sağlığını minimum riske atabilecek, turizm paydaşlarına da can suyu olabilecek açılımlar olması gerekiyor. Bunun da adımını atmaları gerekiyor” ifadelerini kullanan Çağıner sözlerini şöyle sürdürdü: “Şunu görüyoruz ki korkuyorlar, bu konuda inisiyatif alamıyorlar. Korkunun da ecele faydası yok bunun bir bedeli olacaktır. Bir kısım insan aş götürememekte, borcunu ödeyememekte. Bu şekilde devam ettiğimiz müddetçe bu durumun tüm ülke ekonomisine zarar vererek yansımasını göreceğiz. Devletleri yöneten hükümetlerin görevi nedir? Bu gibi kerizler ülkeyi yönetmek, çare bulmalarıdır” diyen Çağıner, “Yok olmaz sağlığa aykırıdır demekle bu iş yürümez. Bir açılımdan da bahsedecek olarak sağlık sistemine güvenmiyorlarsa açamadıkları sektörlerdeki insanlara da bakmak zorundadırlar” şeklinde konuştu.

HÜKÜMET AÇILMAMANIN SONUÇLARINI KARŞILAYAMIYOR

Açılımda ısrarcı olduklarını çünkü açılmamanın sonuçlarını yönetemeyen bir hükümetle karşı karşıya olduklarının altını çizen Çağıner, “Nasıl ayakta duracağımızı açıklasınlar bugün maliye aylık maaşı nasıl ödeyeceğiz, nereden borçlanacağım derdiyle ülkeyi yönetiyor. Bu sürdürülebilir mi? Bir ay sonra ne yapacağız? Haziran ayında vergiler toplanacak kim çalıştı ki kim para kazandı ki vergi verebilecek? Veremeyecek daha da kötüye gidecek. Hükümet bütünlüklü bir çözüm üretmeli” dedi.

HEPİMİZİ ZOR GÜNLER BEKLİYOR

Sıkıntının büyüklüğünün tam anlaşılmadığını söyleyen Çağıner, “Duvara tosladık, şoktayız ama uyanmamız gerekiyor dedi ve sözlerine şöyle devam etti, “Sıkıntının büyüklüğünü tam anlamış olduğumuza inanmıyorum. Farkına varıp uyanmamız gerekiyor. Duvara tosladık kazayı geçirdik de şokunu atlatamadık durumundayız. Turizmci bunun ilk uyananıdır çünkü ilk oradan vurdu. Bunun aslında her tarafa yansıyacağını bilmemiz gerekiyor. Hükümetimiz ivedi çözüm üretmeli biz sektör olarak maddi manevi her türlü katkıya hazırız bunu da sürekli söylüyor ama söylediklerimiz havada asılı kalıyor maalesef. O yüzden bir yere varamıyoruz, o yüzden bunun gibi eylemleri daha çok göreceğiz diye korkuyorum. Allah hepimizin yardımcısı olsun çok daha zor günler bizleri bekliyor.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu