Unipolar depresyon, beynin sadece bir tarafını etkileyen bir duygudurum bozukluğudur. Genellikle genç erişkinlikte başlar ve en az altı ay sürer. Unipolar depresyon, üzüntü duyguları, aktivitelere ilgi kaybı, yorgunluk, düşük enerji seviyeleri, uyku güçlüğü ve ölüm veya intihar düşünceleri ile karakterizedir. Unipolar depresyon, beynin bir tarafını etkileyen bir duygudurum bozukluğudur. Aynı zamanda majör depresif bozukluk (MDD) olarak da bilinir.
MDB, insanlar iki haftadan fazla üzgün, umutsuz, boş, suçlu, değersiz, kızgın, endişeli veya sinirli hissettiklerinde ortaya çıkan yaygın bir depresyon türüdür. Bipolar bozukluk ile majör depresif bozukluk arasında birkaç fark vardır. İlk olarak, bipolar bozukluk aşırı yüksek ve düşük seviyelerle karakterize edilirken, majör depresif bozukluk düşük enerji seviyeleri ve üzüntü duyguları ile karakterize edilir. İkincisi, bipolar bozukluk beynin yalnızca bir bölümünü etkileme eğilimindeyken, majör depresif bozukluk beynin her iki tarafını da etkiler. Üçüncüsü, bipolar bozukluk genellikle bir seferde aylarca sürer, majör depresif bozukluk ise tipik olarak iki yıldan az sürer. Son olarak, bipolar bozukluk genellikle ilaçla tedavi edilirken, majör depresif bozukluk bazen psikoterapi ile tedavi edilebilir.
Unipolar depresyonun tam anlamıyla sebebi henüz bilinmemektedir. Ancak bu bozukluğu tetikleyen birçok faktör olduğu yapılan araştırmaların sonucunda kanıtlanmıştır. Bireylerin günlük hayatta maruz kaldıkları stresten dolayı beyinde bazı kimyasal dengesizlikler meydana gelmektedir. Bu durum bireylerin ruh halinin stabil olmasını engelleyen önemli bir faktördür. Bunun yanı sıra, alkol ve uyuşturucu kullanımı, tıbbi rahatsızlıklar ve steroidler de dahil olmak üzere kullanılan çeşitli ilaçlar da unipolar depresyonu tetikleyen faktörlerdendir. Unipolar depresyon tanısını almak için gerekli semptomlar genellikle bu bozukluğa sahip bireylerin kendisinden, akrabalarından ya da arkadaşlarından bilgi alınarak tanımlanmaktadır.
Belirtilerin bazıları şunlardır; Hemen hemen her gün sinirli ya da üzgün hissetme, daha önceden zevk aldığı aktivitelere yönelik ilgi kaybı yaşama, ani bir şekilde kilo alma ya da verme, iştah durumunun değişmesi, uykuya dalmada zorluk yaşama ya da normalden daha fazla uyuma ihtiyacı, huzursuzluk hissi, enerji kaybı ve sürekli olarak yorgun hissetme, değersizlik ve suçluluk hissi, konsantre olma, düşünme ve karar verme konusunda zorluk yaşama, kendine zarar verme ve intiharla ilgili düşüncelere sahip olma.
Unipolar depresyon, psikoterapi ve ilaç desteğiyle giderilen bir bozukluktur. Bunun yanı sıra kendine zarar verme ve intihar eğilimleri olan bireylerin genellikle hastaneye yatırılarak terapi görmeleri gerekmektedir. Uygulanan terapilerde amaç; bireylere stresle başa çıkma yöntemleri öğretmek, iletişim yeteneklerini geliştirmek, özgüveni arttırmak, hayattan zevk almalarını ve kendi hayatları üzerinde kontrol sahibi olmalarını sağlamak, negatif duygu ve davranış şekilleri yerine daha sağlıklı pozitif davranış şekillerini aşılamaktır
